Bu metin, aslı linkinde bulunan makalenin çevirisidir.

Bir çok eyalet meclisi üyesi, tartışılan Türk muhalif Hareket’in desteğiyle seyahatler düzenledi
Gülen gruplarının, meclis üyeleri tarafından gözetlenen ABD sözleşmeli okul ağıyla bağlantısı var

Idaho ve Texas gibi yerlerden, 151 meclis üyesi, tam olarak neden, ülkesindeki hükümet tarafından, geçtiğimiz yaz meydana gelen darbe girişimini düzenlemekle suçlanan Türk muhalif Hareket’in karşıladığı ücretsiz seyahatlere çıktı?

Dış politikaya nadiren karışan eyalet yasamacılarının, uluslararası seyahatlere tabii tutulması soru işaretlerini ortaya çıkarıyor.

Daha şaşırtıcı olan ise davetlerin, ABD’nin Ortadoğu’ya geçiş kapısı olarak hizmet eden kilit müttefiki Türkiye’de, hükümet ile arası bozulmadan önce bir banka ve bir çok medya kuruluşuna sahip olan güçlü bir dini hareket tarafından yapılmış olması. Hareket’in takipçileri, başarısız darbeyi desteklediklerini inkar etseler de, Türkiye ABD’den, İstanbul veya Ankara’da değil, Pennsylvania’da yaşayan Hareket lideri, İslami din adamı Fethullah Gülen’in iadesini talep etti.

Kamu Dürüstlük Merkezi, seyahatlerin kapsamlarını belgeledi ve seyahatlere katılan bazı eyalet yasamacılarının ardından, Gülen’in Hizmet hareketine destek veren kararlara imza attıklarını ortaya çıkardı.

Loyola Üniversitesi’nde sosyolog ve Hareket uzmanlarından Joshua Hendrick’e göre, yasamacıların seyahatlerine uzak olmayan bazı kişiler, seyahatleri zararsız öğrenim tecrübesi olarak yansıtırken, bu seyahatlerin asıl amacı Amerikan toplum liderlerini, Gülen sempatizanı haline getirmek.

Hendrick, “Bu seyahatlerin nüfuz etmek gibi bir etkisi var. Bu seyahatler aslında politik bir girişim, ancak esasen bir diyalog seferberliği olarak gösteriliyor” ifadelerini kullandı.

‘Davaya Sempati Duyuyorlar’

Gülen Hareketi tarafından, büyük bölümü karşılanan seyahatleri kabul eden eyalet yasamacıları listesinde etkileyici figürler de yer alıyor. İllinois’in en güçlü eyalet politikacılarından biri olarak tanınan, Demokrat Temsilciler Meclisi lideri Mike Madigan, Fethullah Gülen’in Hizmet hareketiyle bağlantılı, kar amacı gütmeyen gruplar tarafından ödenen 4 Türkiye seyahatine çıktı.

2011 yılında Idaho eyalet yasamacılarının en az onda biri, Hareket desteğiyle Osmanlıların topraklarına seyahat etti.

Yasama Eğitim Komitelerinde çalışmış en az dört Teksas meclis üyesi, sponsorlu seyahatlere katıldılar. Teksas, Gülen bağlantılı sözleşmeli okullara en çok ev sahipliği yapan eyalet konumunda.

Kamu Dürüstlük Merkezi, meclis üyelerinin yıllık ifşaatlerini ve haber raporlarını kullanarak 2006-2015 yılları arasında, Gülen Hareketi ile bağlantısı olan 20’den fazla kar amacı gütmeyen kuruluş desteğiyle Türkiye’ye seyahat eden, 29 eyaletten 151 meclis üyesinin kimliğini saptadı.

Bu seyahatlere çıkan kişiler arasında yurtdışına nadiren çıkmış olan meclis üyeleri bulunuyor. Çoğunun Gülen veya Türkiye siyaseti hakkında çok az bilgisi vardı. Çalıştıkları eyaletlerin sadece bir kaçının Türkiye ile ticari bağlantıları bulunuyor.

Seyahatlere katılan eyalet meclis üyeleri, ilerde Kongre gibi büyük liglerde oynayabilecek liderleri temsil ediyor. Bunlardan biri olan Thom Tillis, 2006’da North Carolina eyalet meclisine seçilmiş ve Gülen Hareket’ine bağlı bir grup ile 2011’de Türkiye’ye bir seyahat düzenlemişti. İleri sararsak: Cumhuriyetçi Thom Tillis şu anda bir ABD senatörü ve Türkiye’de konuşlanan ABD ordusunu gözetleyen Ordu hizmetleri komitesine hizmet ediyor.

Eyalet meclisi üyeleri, ayrıca eğitim politikasına şekil veriyorlar ve sözleşmeli okullara ödenek sağlayan eyalet bütçelerinin dizginlerini ellerinde tutuyorlar.

Daha önce iki sponsorlu seyahatte yer alan Rice Üniversitesi sosyoloğu William Martin, “Bunlar, etkili olan halkla ilişkiler çalışmaları. Bu çalışmalar okullarını etkileyebilir, yapmak istedikleri şeyleri etkileyebilir.”

Okullar, Gülen ile bağlantıları olduğunu reddediyor, ancak uzmanlar ve hatta Hareket’in bazı yakınları bağlantıların açık olduğunu belirtiyor. Sözleşmeli okullar sıklıkla Gülen Hareketi ile önemli bağları olan kişiler tarafından kuruluyor ve işletiliyor, sık sık vizelerini karşıladıkları Türk öğretmenleri işe alıyorlar ve çalıştıkları okulları değiştiriyorlar. Bunların çoğu Hareket’e bağlı, kar amacı gütmeyen kuruluşların yardımlarıyla yapılıyor.

Gülen destekçileri, milletvekillerine sağlanan seyahatlerin, Gülen öğretilerinin anahtar ögelerinden biri olan kültürler arası diyaloğu desteklemek amacıyla yapıldığını söylüyor.

Milletvekili seyahatlerini organize eden Gülen bağlantılı gruplardan, Kaliforniya kökenli Pacifica Enstitüsü’nün başkan vekili Atilla Kahveci, Amerikalılar ve Türkler arasında “bir çeşit köprü olarak görev almak istedik” diyor. “Dışarıdan nasıl görünürse görünsün, herhangi bir gizli gündemimiz olmadı”.

Fakat diğer uzmanlar, seyahatlerin politik amaçları bulunduğunu düşünüyor.

Başkan George W. Bush hükümetinde Türkiye büyükelçisi olarak görev alan ve şu anda Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü’nde çalışan James Jeffrey, “Diğer lobi faaliyetleri ve politik operasyonlardan farkı yok” diyor. “Bunu davalarını geliştirmek için yapıyorlar”.

Amerikalı sempatizanlar Gülen ve takipçilerine arka çıkıyor. 2011’den beri, 23 eyaletten meclis üyeleri, Türkiye ve Türk-Amerikalıları için en az 54 karar takriri verdi. Yasal takip hizmeti veren Quorum Kamu Dürüstlük Merkezi tarafından yapılan bir veri analizine göre, bu takrirlerin bazıları özel olarak Gülen’e veya Gülen Hareketine bağlı organizasyonlara verildi.

Örneğin, Illinois temsilciler meclisi 2011 yılında, Gülen’i “Dünya barışı ve anlayışı destekleyen ilham verici katkıları” ile tanıyan bir önergeye imza attı. Chicago Sun-Times’a göre, Gülen Hareketi’ne bağlı bir kuruluş, 2008-2012 yılları arasında Illinois eyalet meclisi üyeleri için en az 32 seyahatin sponsorluğunu üstlendi.

Kansas’ta, 2011’de Türkiye’ye sponsorlu bir seyahat düzenleyen eski eyalet temsilcisi Tom Moxley, Türkiye’nin çeşitliliğini öven bir önergeye imza attı ve Kansas-Türkiye Arkadaşlık Ağı’nın oluşturulması için çağrıda bulundu.

Moxley, “Bugün Türkiye’de başta olan kişilerden ziyade bu davaya, bu Müslüman grubunun inanç sistemine daha fazla sempati duyuyorum. Amerikan Hükümeti’nin kendilerini kaybetmeyi göze alamayacağı bir dönemde bir diktatörün ülkeyi ele geçirişini izliyorum” dedi.

Poconos Merkezli Bir Hareket

Türkiye’nin aranan adamı Fethullah Gülen şu anda Poconos’un yeşil dağlarında yaşıyor. Pennsylvania’nın turizm merkezlerinden biri olan Poconos, uluslararası isyana kuvöz olmaktan ziyade içinde kalp şeklinde küvetleri bulunan balayı süitleriyle tanınıyor.

70 küsür yaşındaki Gülen, 1960’ların başında Türkiye’de vaaz vermeye başlamış ve İslam’a bağlılık ile modern dünyada başarıyı bağdaştıran mesajlarıyla hızlıca takipçiler kazandı.

1999 yılında, sözde tıbbi tedavi için ABD’ye geldi. Ancak ABD’ye geldiği tarih, o vakitte Türkiye’de yönetimde olan laik rejimin, kendisini Hükümeti devirmeye çalışmakla suçlamasından hemen öncesine denk geliyor. Ardından Gülen’e, eğitim alanında özel yetenekleri olduğu gerekçesiyle, ABD tarafından yeşil kartı verildi.

Gülen’in Hareketi, şu anda iktidarda olan Muhafazakar AK Parti ile saf tutarak Türkiye’de büyümeye devam etti.

Takipçileri Türkiye ve başka ülkelerde yurtlar ve okullar, kar amacı gütmeyen grup ve kuruluşlar kurdular. Bu kuruluşlar arasında Pacifica Enstitüsü ve Amerikan-Türk Dostluk Derneği gibi, ABD’de meclis üyesi seyahatlerini üstlenen kuruluşlar bulunuyor.

Araştırmasında, Gülen grupları arasındaki bağlantıları listeleyen Loyola Sosyoloğu Hendrick’e göre, kar amacı gütmeyen kuruluşlar genelde Gülen’in Hizmet hareketine, elemanlarına veya başka bağlara açık bir şekilde bağlılık gösteriyorlar. Hendrick, birbirlerine ve Gülen’e karşı gayri resmi bağlantılarının, Hareket’in “Stratejik Belirsizliği”nin bir parçası olduğunu belirtirken, bunun, Hareketin gücü ve büyüklüğünün, dışarıdaki kişilerce anlaşılmaması için yapıldığını belirtiyor.

Fakat, Türkiye’de 2013 yılında gerginlikler büyüdü, ve AK Parti eski politik müttefiklerini 2016 Temmuz’undaki darbe girişimiyle suçladı.

Gülen ve takipçileri meydana gelen darbe girişiminde parmakları olduğunu reddetse de, Recep Tayyip Erdoğan öncülüğündeki Türk hükümeti, 40 bin kişiyi gözaltına alıp 100 binden fazla askeri, öğretmeni ve memuru kovarak Gülen Hareketi’ni baskı altına aldı. Erdoğan ayrıca muhalifleri susturmak için adım attı ve 100’den fazla gazeteciyi hapse attı.

Türk liderler, Gülen’i terörist olarak görüyor.

Türkiye, ayrıca “siyasi savunma ve sınır ötesi anlaşmazlıklar” üzerine yoğunlaşan, uluslararası hukuk şirketi Amsterdam and Partners LLP’yi, Hareket ile bağlantılı ABD okullarına soruşturmalar yürütmek üzere işe aldı. Türk büyükelçiliği, konu hakkında yorum taleplerine cevap vermedi.

Gülen Hareketi’nin medya işlerini üstlenen, New York kökenli şemsiye örgütü Ortak Değerler için İttifak, Gülen’in röportaj için uygun olmadığını belirtti.

Washington D.C. kökenli, Gülen Hareketi’ne bağlı kar amacı gütmeyen kuruluş Rumi Forum’un CEO’su Mustafa Akpınar, “Amerikalıların, Gülen’in barışçıl bir insan olduğunu ve despot Türk Cumhurbaşkanı tarafından yanlış yere suçlandığını görmelerini umuyoruz. ABD’de hukukun üstünlüğüne inanıyoruz ve Türkiye’nin iade talebine gerekçeli işlemlerin yapılmasını bekliyoruz.” Dedi.

Tüm bunlar ABD’yi zor bir noktaya getirdi. ABD yetkilileri, Türkiye’ye darbe girişimini araştırma konusunda yardım etme teklifinde bulundu ve aynı zamanda müttefikini, şüphelileri cezalandırırken “demokratik ilkelere” uygun hareket etmesi konusunda uyardı.

ABD darbenin suçlusunun kim olduğunu resmi olarak söylememiş olsa da, içinde ABD’nin şu anki Türkiye büyükelçisi John Bass’in de bulunduğu iki ABD Türkiye Büyükelçisi, girişimin Gülen’le bağlantısı olduğu söyledi. Bass, Ağustos’ta bir televizyon röportajında, darbe girişiminde Gülen takipçilerinden “büyük bir nüfusun açık ilişkisi” olduğunu işaret etti.

Uzmanlar, bu durum doğru olsa bile, Gülen ve Amerikalı takipçilerinin, darbe girişiminde birinci elden bağlantısı olmaması ihtimalinin bulunduğunu söylüyor.

Eylül’de, Türkiye ABD’den Gülen’in iadesini talep ettikten sonra, Obama Hükümeti bu konuyu gündeme getirmeye söz verdi ancak hızlı hareket etmedi.
Uzmanlar yeni hükümetin tutumunun ne olacağı konusunda emin değil. Başkan Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı emekli korgeneral Michael Flynn, Gülen’e “karanlık” ve okullarına da “dolandırıcı” dedi.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Pooja Jhunjhunwala, konu hakkında herhangi bir gelişmenin olmadığını söyledi.

Bu arada, eyalet meclis üyeleri için düzenlenen Türkiye gezileri politik karışıklıkların ardından kesildi.

Durum Tespit Misyonu mu, Yoksa Bedavaya Gezi mi?

Bazı meclis üyeleri, Türkiye’deki güncel politik karışıklığın ardından, seyahatlerini karşılayan grupların süpürülmesi konusunda şaşkın.

Bir Gülen grubu tarafından 2013 yılında eyaletinden 6 meclis üyesi ile birlikte seyahate çıkarılan demokrat, Eski Kuzey Dakota eyalet temsilcisi Ben Hanson, “Kuzey Dakota eyalet meclisinden ne isteyebileceklerini düşünemiyorum” dedi. Kuzey Dakota şu an sözleşmeli okulların kurulmasına izin vermiyor ve Ortadoğu ile ilişkileri kısıtlı.

Hanson, “Bu grup insanları eğitmeye ve ilişkiler kurmaya çalışıyor gibi görünüyordu, ve bu özünde pozitif bir şey olarak görünüyordu” diye ekledi.

Kamu Dürüstlük Merkezi, seyahatlere katıldığı anlaşılan meclis üyelerine ulaşmaya çalıştı. Yorum yapan 34 meclis üyesinin çoğu, seyahatleri hakkında olumlu konuştu. Çoğu, seyahatlerin keyif için olmadığını, eğitimsel bilgilerden oluşan ve Türk işadamları ve yetkilileri ile görüşmeler yapılan seyahatler olduğunu söyledi. Kansas’taki Moxley gibi bazıları Gülen’in takipçilerini savunurken, diğerleri Türkiye’deki olaylar hakkında nasıl bir tepki vermeleri gerektiğini bilmediklerini söylediler.

Maine Senatosu’nda yer alan, Türkiye’ye seyahat eden Cumhuriyetçi Roger Katz, konu hakkında “Bu konu benim maaş oranımın” üstünde yorumunda bulundu.

Bazıları, seyahat sponsorlarının Gülen Hareketi ile bağlantısı olduğunu bilmediklerini söylediler. Elbette, meydana gelen Türkiye seyahatlerinin çoğu, Hareket, Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanı olmadan önce düzenlenmişti.

2008’de Türkiyeye giden Missouri Demokratik eyalet senatörü Harry Kennedy, “Alakalı olduğum kişiler kendilerini Müslümanlığa adamışlardı ve tanıdığım en nazik insanlar olduğunu düşündüm. Fakat uluslararası siyaset hakkında pek konuşmadık.”

Seyahatlere katılan yasamacılar, ayrıca tecrübelerini, 11 Eylül sonrası bir dünyada Müslümanlar hakkındaki mitleri çürütmek için faydalı bir yolculuk olarak değerlendirdiler. Fakat tüm seyahate çıkanlar aynı sonuçlarla geri dönmedi. Yeni Mexico eyalet senatörü George Munos, seyahatinden erken ayrıldığını söyledi.
Demokrat, “başka bir kültürü ve hükümeti görmenin ilginç olabileceğini düşündüm, fakat kesinlikle yanlış olan bir şeyler vardı. Ülkemizin Hristiyanlığı seçmiş olmasının bir sebebi var” dedi.

Dış ilişkilerde yaptırım gücü olmayan eyalet meclis üyeleri için yapılan seyahatleri, sadece Gülen Hareketi’ne bağlı gruplar düzenlemiyor. Tayvan Hükümeti de eyalet meclis üyeleri için seyahatler düzenlemiş, çeşitli Yahudi kar amacı gütmeyen kuruluşları da eyalet meclis üyelerini İsrail’e götürmüştü.

Fakat Gülen Hareketi’nin eforları fazlasıyla kapsamlı. Yıllarca, Gülen takipçileri ABD’de, resepsiyonlar, ödül yemekleri ve sponsorlu seyahatler düzenleyerek dostlar edindi. Ve bu dostlar sadece eyalet meclis üyeleri olmadı.

2015 yılında USA Today tarafından yapılan bir soruşturmada, Gülen Hareketi’nin Kongre üyeleri ve çalışanları için 200’den fazla gezi düzenlediği ortaya çıktı.

Gülen Hareketi üyelerinden bir kişi, 2003-2010 yılları arasında Kuzey Amerikalılar için, yaklaşık 17.5 milyon dolar değerinde 7 binden fazla Gülen Hareketi sponsorlu seyahat olduğunu belirtti. Bu seyahatlere, ABD’nin çeşitli yerlerinden valiler, üniversite profesörleri, gazeteciler ve çeşitli topluluk liderleri katıldı.

Kamu Dürüstlük Merkezi’nin, meclis üyeleri ifşaatleri incelemesinde, Gülen Hareketine bağlı grupların seyahat başına 1.000 ila 7.047 dolar arasında ödeme yaptıkları görülüyor.

Sıklıkla, Aya Sofya gibi tarihi yapıların içinde bulunduğu büyük Türk tarihi alanlarına ziyaretlerin, Boğaz gezilerinin, alışverişlerin ve günlük bir gazete olan Zaman ve hareket tarafından işletilen özel okulların da bulunduğu seyahatlere bazı meclis üyelerinin eşleri de katıldı.

Bazı meclis üyeleri ülkeye yapılan uçuşların ücretlerini kendileri ödemiş olsalar da, otel, yemek ve tur ücretleri gibi harcamalar, uzmanlara göre, Gülen destekçileri tarafından yapılan büyük bağışlarla işleyen, Gülen Hareketine bağlı, kar amacı gütmeyen kuruluşlarca karşılandı. Ek olarak, Gülen’in Türkiye’deki takipçileri, seyahatler için bağışlar yaptı, ziyaretçileri evlerinde akşam yemeğine davet etti ve turlarda kendilerine katıldı.

Federal meclis üyelerinin seyahatleri sıkı kurallarla yönetilirken ve bildirilmeliyken, eyalet yönetmelikleri ve yorumlamaları değişebilir. Ulusal yasama konferansı etik uzmanı Ethan Wilson’a göre, Meclis üyelerine verilen hediyeler ve seyahatleri inceleyen eyaletlerin çoğu, eğitim seyahatleri konusu için istisnalar içeriyor ve eyaletlerin hiç biri meclis üyeleri için sübvansiyonlu seyahati yasaklamıyor.

Örneğin, Colorado eyaleti meclis üyelerine 50 dolar üstündeki hediyeleri yasaklıyor, fakat eyalet etik komisyonu, Türkiye’ye yapılan seyahatleri “Durum tespit misyonu” tanımlamasına ekliyor. Durum tespit misyonlarına eyalette izin veriliyor.

Ayrıca bazı Kansas meclis üyesi, mali ifşaatlerde seyahatlerinden söz etmiş olsa da, en azından ikisi söz etmedi. Kamu Dürüstlük Merkezi’ne yaptıkları açıklamada, eyalet etik komisyonunun kendilerine buna gerek olmadığını söylediğini belirttiler, fakat komisyon yöneticisi 500 dolar üstündeki otel ücretlerinin ifşaatının gerektiğini söyledi.

Kuzey Dakota bu tip seyahatler hakkında herhangi bir kanuna sahip değil, hatta bildirilmelerini bile talep etmiyor.

Ancak, devlet kurumlarında ve belediyelerde etikler hakkında çalışmalar yapmış bir etik danışmanı olan Mike Palmer, meclis üyelerinin, kendilerine sağlanan bu tip ikramiyeler konusunda ince eleyip sık dokumaları gerektiğini dile getiriyor. Federal sözleşme görevlileri gibi grupların hediyeler konusunda sıkı yasakları olmasının bir sebebi olduğunu belirtiyor.

Palmer, “Eğitim almak ile kulis faaliyetlerine girmek arasında bir denge var. Sorulması gereken soru şu: ‘Neden bize bunları sağlıyorlar? Bu kişi neden beni öğle yemeğine götürüyor? Bu işin içinde kendileri için ne istiyorlar?’”

Eğitim Yardımları?

Seyahatlere katılan bir kaç meclis üyesi karşılık olarak herhangi bir yardım talebinde bulunulmadığını söylediler.

Fakat, Gülen Hareketi ile bağlantılı sözleşmeli okulları eleştirenler, bu seyahatlerin, Hareketin, ABD’de gelişmekte olan bilim ve matematik akademileri ağına etkili dostlar edindiğinden şüphe ediyor. Bu akademilerin sayısı, 26 eyalet ve Columbia bölgesinde toplam 160’ı buluyor.

Kendini “Gülen’i gözetleyen” biri olarak tanıtan, devlet okullarını güçlendirmeye çalışan Parents Across America’yı kuran Sharon Higgins, seyahatlerin, katılan meclis üyeleri ve memurların “beyinlerini yıkadığına” inandığını söylüyor.

California’da yaşayan, sözleşmeli okul eleştirmeni Higgins, “Çoğu zaman bu kişiler Gülen Hareketi hakkında dolaşan tartışmaların boyutu hakkında bilgi sahibi olmuyor. Beni endişelendiren şey de bu tek taraflı tanıtım.” Dedi.

Hareket destekçileri, Gülen Hareketi etkinlikleri veya okullarında İslamofobi hakkındaki rahatsızlıklarını dile getiriyorlar. Bu tip Gülen bağlantılı sözleşmeli okullar, eğitim çevresinde başarılı görülüyor ve çoğundaki öğrenciler genel olarak okullarda aynı olan sınavlardan iyi notlar alıyorlar.

Fakat bu okular ayrıca en az 7 eyalette soruşturmaya tabii tutuldular. Bunun sebebi ise öğretmen ve müteahhit işe alımlarında Türk vatandaşlarına öncelik vermeleri ve vergi mükellef paralarını abartılı harcamaları. Georgia’daki bir denetimde, okulların, Gülen takipçileriyle bağlantısı bulunan şirketlerden alışveriş yapmak için teklif kurallarını hiçe saydıkları ortaya çıktı. Utah’taki bir okul yanlış yönetim sebebiyle kapatıldı. Louisiana eyaleti ise bir başka Gülen bağlantılı okulu rüşvet girişiminde bulunma suçlamaları sebebiyle kapattı.

Türk Hükümeti tarafından Gülen Ağı’nı soruşturmak üzere görevlendirilen, Londra ve Washington D.C.’de büroları bulunan uluslararası hukuk firması, halihazırda bir kaç eyalette, finansal uygunsuzluk yapıldığını iddia eden resmi şikayetler hazırladı. Baş avukat Robert Amsterdam, önceki soruşturmaların meyve vermemesinin, hareketin yerel liderlerdeki tesiri yüzünden olduğuna inandığını söyledi.

Amsterdam, “Gerçekte, size bir çok kanunsuzluk gösterebilirim, Ancak ABD’de çalışmalarına karşı herhangi bir suçlama yapılmadı. Bunun sebepleri arasında, Gülencilerin siyasi aktörleri etkilemek için gösterdikleri büyük çaba olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Türkiye’ye seyahate giden meclis üyelerinin bir kaçı, ardından Gülen bağlantılı sözleşmeli okulları destekledi.

Eski Maine eyaleti temsilcisi Dennis Keschl ve eşi Türkiye’ye 2013 ve 2014 yıllarında Gülen bağlantılı Maine Türk Kültür Merkezi ile seyahat düzenlediler. Cumhuriyetçi daha sonra Maine’de açılmak için izin bekleyen ve Gülen’le bağlantısı olduğu söylenen 2 sözleşmeli okul için, sözleşmeli okullar gözetim kuruluna destek mektupları yazdı. (İki okul da onaylanmadı.)

Keschl, Maine Türk Kültür Merkezi’nden bir temsilcinin, kendisinden okullara destek vermesini istediğini belirtti.

Keschl, “Sözleşmeli okulların destekçisiyim. Ülkemizde kurdukları sözleşmeli okulların çoğunda, istisnaları saymazsak, öğrenciler gerçekten de üst düzey öğrenciler.” Dedi.

Texas’ta Anlaşmazlık

Belki de hiç bir eyalet, bu tartışmaların derinliklerini, Texas kadar görmedi. Eyalet, Harekete bağları bulunduğu söylenen 40’tan fazla sözleşmeli okula ev sahipliği yapıyor.

Ayrıca Kamu Dürüstlük Merkezi Gülen bağlantılı gruplar tarafından ödenen Türkiye seyahatlerine katılmayı kabul eden 10 eyalet meclis üyesi belirledi. Bu kişiler arasında Demokrat eyalet temsilcisi Alma Allen da bulunuyor. Allen, Daha önce Meclis’te halk eğitimi komitesinde başkan yardımcılığı, Houston bölgesinde de bulunan, Gülen bağlantılı sözleşmeli okul zincirlerinden Harmony Okulları’nın danışma kurulunda görev almıştı.

Allen’a konu hakkında yorumda yapması için ulaşılamadı.

Uzmanlar ve gözetmenler, Harmony sözleşmeli okullarının, Gülen destekçileri tarafından açıldığını ve, diğer Gülen okulları gibi, alışılmamış sayıda Türk öğretmen ve işçi işe aldığını söylüyorlar.

Harmony sözcüsü Peggy England, Gülen ile bağlantı iddialarını reddederken, çalışanlarının sadece %6’sının H-1B vizesine tabii olduğunu ve bu rakamın federal ve eyalet işe alım kanunlarına uygun olduğunu söyledi.

England, “Herhangi bir sosyal veya siyasi hareket veya organizasyon ile herhangi bir ilişkimiz kesinlikle yoktur. Nokta. Kitaplarımız açık ve şeffaftır” dedi.

Aynı şekilde, Harmony’i temsil eden Texas Sözleşmeli Okul Derneği, okulların, Hareketin merkezindeki din adamıyla direk bağlantıları olmadığının altını çizdi. Ticaret grubunun iletişim müdürü Christine Isset, “Gülen’in eyalette bir sözleşmeli okul işletmecisi olduğu bilgisine sahip değiliz. Tecrübemiz şu yöndedir ki, Harmony devlet okulları çocuklarda güzel sonuçlar doğuruyor ve muazzam sonuçları var. Genel olarak Harmony’den mezun olan çocuklar ailelerinde üniversiteye giden ilk kişiler oluyor.

Fakat bu tip yalanlamalar Hareket’in arkadaşlarını bile şaşırtıyor.

Rice Profesörü Martin, “Türkiye’ye gittiğimde ve okullarını gösterdiklerinde, “Texas’ta okullarımız var” demişlerdi” dedi.

Martin, Gülen Hareketindeki arkadaşlarının sözleşmeli okullar ile bağlantıları hakkında açık olmaları konusunda çağrıda bulunduğunu söyledi. “Örgütsel olarak bir bağınız olmayabilir, bunu kabul ederim, fakat herhangi bir bağınızın olmadığını söylemeniz güvenilirliğinize zarar verir, çünkü insanlar bir bağlantınız olduğunu biliyor.”

Texas’ta Gülen bağlantılı seyahatler serbest. Eyalet, yıllar önce, teknik olarak meclis üyelerinin eğlenmek için başkalarının sponsorluğuyla seyahate çıkmalarını yasaklamıştı. Ancak “durum tespit seyahatlerine” izin veriyor.

Yine de, Texas’lı siyasetçiler 2011 yılında, New York Times, Texas’taki Gülen bağlantılı okulların ekonomik uygunsuzluklarını belgelediğinde ve blogcular okulları İslam’ı teşvik etmekle suçladıklarında, seyahate gitme konusunda gönülsüz olduklarını belirttiler. (Gülen Hareketi okulları sıklıkla Türkçe dilini öğretiyor, fakat Kamu Dürüstlük Merkezi, din eğitimi verdikleri hakkında bulgulara rastlamadı.)

Merhum Texas eyalet temsilcisi, zamanında Austin American-Statesman’a, “Bedava bir seyahat olarak görünebiliyor. Nasıl göründüğü hakkında endişe duyuyorum.” Demişti.

Ardından 2012’de, muhafazakar bir grup, Texas’ta sözleşmeli okul işletmecilerinin Amerikan vatandaşı olması için kulis oluşturdu. Talebin değiştirilmiş bir versiyonu, kurul üyelerinin büyük çoğunluğunun ABD vatandaşı olmasını gerektiren bir kanun haline geldi. England, bu konunun Harmony okullarını etkilemediğini, çünkü okulun bu kurala kabul edilmeden önce ve sonra uyduğunu belirtti.

Tahvil hakkında yapılan bir duruşmada, Allen, Harmony okul zincirlerini savunma yaptı. Gülen karşıtı belgesel Killing Ed’de görüldüğü üzere, Allen, en az biri Gülen bağlantılı, kar amacı gütmeyen bir kuruluş tarafından karşılanan Türkiye seyahatlerine atıf yaptı.

Allen, “Türkiye çok güzel, oraya iki kere gittim. Türkiye’ye gitmelisiniz” dedi.